Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Çarpıcı Açıklama! 'Devletle Milleti Ayıranların Bize Zararı Büyük'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldığı törende genç kaymakam adaylarına seslendi. Erdoğan, "devlet" ve "millet" kavramlarının ayrıştırılmasına tepki göstererek, "Devletle millet arasında duvarlar öven, farklı konumlandıran elitist zihniyetin bize çok zararı oldu" dedi.

Reklam
Reklam

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 109. Dönem Kaymakamlık Kursu Kura Töreni'nde konuştu. Bugün 97 kişinin kaymakam olarak atanacağı yerlerin belli olacağını söyleyen Cumhurbaşkanı, hepsine başarılar dileyerek idarecilikte "önemli noktaları" işaret etti. Erdoğan, halktan kopuk idarecilere tahammüllerinin olmadığını ve makamlarını kullanarak çalışanlarına kötü davranan yöneticilere de tolerans göstermeyeceklerini ifade etti.

'MİLLETİN GÖNLÜNE GİRMEDEN DEVLET ADAMI OLUNMAZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

"Görüyorum ki her biriniz Türkiye'ye ve aziz milletimize hizmet etmek üzere yola revan olmanın heyecanını yaşıyorsunuz. Bugün 14'ü kadın toplam 97 genç kaymakam adayımızın görev yerlerini belirleyeceğiz.

Devleti millet için hizmet üreten bir sistem oluşturmak, bu milletin gönlüne girmekten geçer. Milletin adamı olmadan, gönlüne girmeden, takdirini teveccühünü kazanmadan hakiki manada devlet adamı olunmaz. İlçelerinde Cumhurbaşkanı'nı ve devlet adamı olarak devleti temsile den kaymakamlarımız bizin gören gözümün, dinleyen kulağımızdır. İlçe sınırları içindeki her türlü işten ve başarıdan sorumlu kaymakamlarımız ne denli etkin görev yaparsa devletimiz de o denli güçlüdür.

Sizden devletimiz adına samimiyetle koşturmanızı istiyorum. Her birinize başarı diliyorum. İnşallah her biriniz devlet büyükleriniz adına sabırla çalışacak adınızı da milletimizin kalbine yazdıracaksınız. Ailelerinize ve sizleri yetiştiren hocalarınıza mahçup olmayacağınıza tüm kalbimle inanıyorum.

'VATANDAŞTAN KOPUK İDARECİYE TAHAMMÜLÜM YOK'

Biz millet olarak tarihte birçok devlet kurduk. Sınırları bir dönem Afrika'nın ve Asya'nın ücra köşelerine kadar uzanan devletimizde birçok halkı huzur ve esenlik içinde yönettik. Mülkün temeli olan adalet ve merhamet bizim hep temel ilkelerimiz oldu. Türkiye bir hukuk devletidir. İnsanımızla devletimiz arasında bu şekilde bağ kurmazsak yaptıklarımızın anlamı olmaz.

Devletle millet arasında duvarlar öven, farklı konumlandıran elitist zihniyetin bize çok zararı oldu. Milli iradenin askıya alındığı dönemde, kadınların başörtüsü, erkeklerin saçı sakalıyla çok uğraştılar. Takunyalı, cemaatçi, ilerici-gerici diyerek insanlarımızı birbirine düşürmeye çalıştılar. Sırf inancı nedeniyle, sırf anasının dilini konuştuğu için insanlar ötekileştirildi.

Vatandaşına üstten bakan bürokratik oligarşinin devlet tasavvurumuzda yeri yoktur. Kamu görevlisi milletin hizmetkarıdır. Bizim rehberimiz insanı yaşat ki, devlet yaşasın ilkesidir. Siz gittiğiniz yerde sadece otorite değilsiniz. Atandığınız her yerde devletin şefkatli, adaletli, müşfik yüzü olmanızı sizden bekliyorum. Benim vatandaşıma 'Devlet nerede?' dedirtmeyeceksiniz. İlçesindeki esnafın iş insanının derdinden kopuk olan yönetici profiline tahammülümüz yoktur. Makamını gücünü kullanarak sorumluluğu altındaki çalışanını ezene tolerans göstermeyiz."